7.28.2010

GERÇEĞİ GÖRDÜM


İyi olmanın aslında kötü bir erdem olduğunu öğrendiğimde,okuma yazmayı yeni çözen bir çocuğun gözlerindeki o heyecanın kaybolduğunu anladım gözlerimde…Tüm o kalıplaşmış deyimlerin aslında boş olduğunu öğrendim,doğru bildiğim her kanunun,her yasanın yanlış olduğunu anladığımda…

Bir çok insan olduğunu düşünürken,hayatın olmadık zamanda olmadık yere getirdiği an gördüm etrafımda çok az insanın olduğunu..Kimseye hak ettiğinden fazla değer vermemeyi öğrendim,hayat benden çok şey götürürken..Öğrendikçe anladım hayatın,insanların aslında benim düşündüğüm gibi olmadığını..Oysa düşüncelerde kalmalıymış insanların hak ettikleri değerde olduklarını,hatta hayatın en güzel en zor anlarının onlarla paylaştıkça anlam kazandığını bilmek…

Hayatla hızla yarışırken kapıldığım heyecanmış;yorulduğumda dinlenmeyi,durup düşünmeyi gerçekleri görmeyi unutturan..Olmadık zamanlarda,olmadık yerler,olmadık kişiler…

Sonunda Ben gerçeği gördüm,ya siz?

7.17.2010

BEŞİKTAŞ'IN USLANMAZ ASİ RUHU


Bir iş adamını,doktoru,mühendisi,memuru,öğrenciyi,işçiyi,hatta okuma-yazma bilmeyen bir sokak çocuğunu nasıl yan yana getirisiniz ki…Sanırım hepsinin ortak bir sevgisi olmalı..Onlar o gün geldiğinde sanki çok iyi dost arkadaşmışçasına buluşacakları zamanın heyecanıyla geçiriyorlar günlerini,hatta saat yaklaştıkça bir başka heyecan sarıyor onları….Hepsinin bir hikayesi vardır eminim ama o an hepsinin ruhu aynı olduğundan bu hikayeleri yola çıktıkları yerde bırakıyor ve buluşacakları yerin yolunu tutuyorlar..Ve belirtilen buluşma saatinde belirtilen yerde yan yana geliyorlar…

Çocuklar inanın, inanın çocuklar…’’Bu sözlerle başlıyor onların şarkıları.

Onlar inanıyor,inandırıyor…Her defasına başka bir an başka bir heyecanla yaşatıyorlar anlatılmaz yaşanır dediğimiz anları..Bitmiyor sevdaları,heyecanları,hırsları,şarkıları….

Onlar;
Cezası gereği boş kalmış tribünlere ‘Ruhumuz Yeter’..yazan yüreklerdir..

Onlar;
2 km bayrak yapıp dünya rekoru kıran sevgidir,o bayrağın arkasına hiç bırakmadan duran 72 yaşındaki teyzedir..

Onlar;
Zonguldak’ta maden göçüğünden çıktığında ilk nefesle maç kaç kaç diye soranlardır..

Onlar;
Nükleer enerji santrallerinin yapımına tepkisini koyanlardır..

Onlar;
Savaşa karşıyız diyenlerdir..

Onlar;
Irkçılığa karşı olanlardır..

Onlar;
Delikanlılığı hayat felsefesi olarak belirleyenlerdir..

Onlar;
Mustafa Kemal Atatürk hariç,her şeye karşı olanlar,Tek Adam ATAM diyenlerdir..

Ve onlar,
BEŞİKTAŞI’IN uslanmaz asi ruhu;ÇARŞI taraftarıdır..