6.20.2017

ANADOLU


Siz hiç Anadolu’ya gittiniz mi? Ben gittim, bizim fırıncı Rüstem Abi, bakkal’ın çırağı Ali, kapıcı Sefa Abi' de gitti diye biliyorum.

Bir süre fark edemezsiniz zaten gittiğinizi, hala biraz aynıdır bazı şeyler sonra bir dalgınlık gelir, yol kenarları ince işçilik, el yapımı doğa kaybolmaya başlar, ışıklar azalır, deniz seviyesi uzaklaşır, desiber düşer, yalnızlaşma, kendine kalma, düşünme, huzur ve insanlık seviyesi artmaya başlar ,yavaşça fark edersiniz gittiğinizi… Sıcak bir gülümsemeyle karşılaşmak, bir beklenti önü gülümsemeye alışkanlıktan olsa gerek yabancı gelir. Onca okumuş adam yan yana geldiğinde konuşamamaya nispet, sohbetler öyle derinleşir ki, dibine iner, saflığı fark edersiniz ve onlarca eviniz olur bilmem kaç artı biri olmayan. Dönüşünüz de muhteşem olur mu bilmem ama benzeri çok yazılacak not getirirsiniz, her gidişiniz bir hikaye olur.

Size mutsuzluğu burada da anlatabilirim ama mutluluk anlıktır ve bir çok an biriktirirsiniz, gülümsenin en saf haliyle döner mutlaka bir gün yazarsınız...

Ben Anadolu’ya gittim, siz de gidin…