Eski harabeler arasında olup biteni anlamaya çalışan yorgun bedenleri, mavi gökyüzü kadar uzak düşleri, hiç olmayacak umutlarına uzanır. Saklambaçları silahtan korunmak, uçurtmaları beyaz bayrak ve hayata bakış açısından bildikleri, kırık bir pencere arkasıdır yitip giden minik yüreklerin.
Bir açıklaması vardır
belki; çocuk tadında geçiremedikleri zamanların, hiçbir resim dersinde çizemedikleri
güneşli günlerin ve yankısı barış kokan çığlıklarının. Acılardan arta kalan, tozlu
yanaklarında, hep aynı gülümsemeyle veda ederler, anlamakta güçlük çektikleri,
yalan dünyaya.
Savaşın çocukları onlar,
bizim çocuklarımız; hepsi aynı dünyayı paylaşır, bir avuç toprağı
paylaşamayanlara inat..
Çok güzel yazmışsın kardeşim. Duygularına sağlık.
YanıtlaSilMalesef büyüklerin kavgalarında küçüklerin çektiği cezalar. Bedelleri çocuklar ödüyor. Çok güzel bir yazı olmuş.
YanıtlaSilNe yazık ki gelecekleri, çocuklukları ve mutlulukları çalınmış küçük insanları bu kavgada pek düşünen olmuyor.